Mayıs 2017
?
Balast suyu yönetimiyle ilgili hazırlıklar devam ediyor
02/05/2017
Balast Suyu Yönetim (BWM) Sözleşmesi'nin yürürlüğe giriş tarihi yaklaşırken, sözleşmenin uygulanmasını kolaylaştırmak için çalışmalara devam ediliyor.
24-25 Nisan 2017 tarihlerinde Singapur'un ev sahipliği yaptığı Balast Suyu Yönetimi 8. Uluslararası Konferansı'nda sözleşmede yapılan son değişiklikler ve gelişmeler konuşuldu.
Balast Suyu Yönetim sistemlerinin onayıyla ilgili G8 kılavuzlarının gözden geçirilmesi, denetim ve uygulama süreçlerinde Liman Devletlerini bekleyen zorluklar ve BWM sistemlerinin gemilere tesisiyle ilgili tarihler bu konular arasında yer aldı. Balast suyu arıtma ve izleme sistemlerindeki son teknolojik gelişmelerle ilgili sunumlar da ilgiyle takip edildi.
Bir diğer etkinlik de 2-5 Mayıs 2017 arasında Endonezya'da gerçekleştirildi. 10 ülkenin katıldığı çalışma atölyesinde BWM Sözleşmesi'nin uyum, izleme ve uygulama süreçleriyle ilgili teorik ve uygulamalı eğitimler verildi. Ayrıca, liman ve çevresinde biyolojik çeşitliliği inceleyen araştırmalar ile risk değerlendirmesi konuları da görüşüldü. Bu araştırmalarla, balast suyu taşıyan gemilerin uğrak yeri olan ticari limanlarda ve bu limanların çevresindeki deniz yaşamını gösteren envanterler oluşturuluyor. Elde edilen veriler ise balast suyuyla herhangi bir yabancı ve istilacı deniz canlısı taşınıp taşınmadığını anlamak için kullanılıyor.
IMO, Liman Devleti Kontrolünde balast suyu yönetiminin denetlenmesini kolaylaştırmak amacıyla bir video yayımladı. Balast suyundan örnek alma ve analiz etme sürecinin anlatıldığı videoyu aşağıdaki bağlantıdan izleyebilirsiniz:
https://www.youtube.com/watch?v=My2BE2S3wig
Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti enkaz kaldırma sözleşmesini onayladı
08/05/2017
Kuzey Kore'nin, IMO mevzuatında yer alan Enkaz Kaldırmaya İlişkin Uluslararası Nairobi Sözleşmesi'ni onaylamasıyla sözleşmeye taraf olan devlet sayısı 35'e yükseldi.
2015 yılında yürürlüğe giren Nairobi Sözleşmesi, deniz yolu taşımacılığı ile deniz çevresinin güvenliğini tehdit eden gemi enkazlarının kaldırılması için devletlere yasal bir çerçeve sunuyor.
2007 yılında kabul edilen Sözleşme'ye taraf olan 35 devlet mevcut durumda dünya deniz ticaret filosunun %60'ından biraz fazlasını oluşturuyor.
Denizciler Önemlidir
08/05/2017
2017 Denizciler Günü (Day of the Seafarer) iki aydan kısa bir süre içinde tüm dünyada liman ve denizci merkezlerini odak alarak kutlanacak. "Denizciler Önemlidir" temasıyla yürütülen kampanya, denizcilerin limanlarda ve denizci merkezlerinde çalışanlar için ne kadar önemli olduğuna dikkat çekmeyi hedefliyor.
IMO, bu sene yeni bir Denizciler Günü logosu kullanıyor. Yeni logo, genel kanının aksine kadınların da erkekler gibi denizde çalışabileceğini ve bunun önüne bir kısıtlama konulamayacağını vurgulayacak şekilde tasarlandı. Ayrıca, Genel Sekreter Kitack Lim, IMO'nun Youtube kanalında Denizciler Günü'yle ilgili bir mesaj yayımladı. Video aşağıdaki bağlantıdan izlenebilir: IMO's YouTube channel.
Etkinlik kapsamında, dünyadaki en iyi liman ve denizci merkezlerinin işaretlendiği interaktif bir dünya haritası yayımlanacak. IMO'nun virtual photowall adındaki sanal fotoğraf albümü ve denizciler "sınavı" da yeni sorularla internet sitesinde yer alacak.
Denizciler Günü'yle ilgili tüm bilgileri IMO'nun sayfasında bulabilirsiniz: Day of the Seafarer page
Karayip sularında daha etkili bir siber risk yönetimi
10/05/2017
Curaçao Adası'nda düzenlenen 16. Karayip Gemi Yöneticileri Konferansı'na IMO'nun deniz güvenliğinden sorumlu başkanı katıldı ve deniz güvenliğini güçlendirmeye yönelik gelişmeler hakkında bilgi verdi. Özellikle siber risk yönetiminin güçlendirilmesi ve IMO'nun bu amaca yönelik tavsiyelerinin uygulanması için denizde güvenlik ve emniyetle ilgili mevcut uygulamalardan yararlanılması gerektiğini söyledi.
IMO, daha etkili bir siber risk yönetimi için geliştirdiği kılavuzların olabildiğince bilinmesini ve geniş bir uygulama alanı bulmasını istiyor. Bu amaçla atölye çalışmaları düzenleyip sirkülerler ve kitapçıklar yayımlıyor. IMO Deniz Güvenliği Komitesi (MSC) tarafından kabul edilen siber risk yönetimi geçiş kılavuzları da bunlardan biri. Kurallar aşağıdaki noktalara dikkat çekiyor:
-Siber risk yönetimi, siber risklerin tanımlanması, saptanması, değerlendirilmesi ve ilgili yerlere bildirilmesi anlamına gelir. Bunlar, engellenmesi veya kabul edilebilir bir düzeye çekilmesi gereken risklerdir ve yönetim sürecindeki tüm eylemlerin ilgili taraflara avantajları ve dezavantajları dikkate alınmalıdır.
-Etkili bir siber risk yönetimi kıdemli, üst düzey yöneticilerle başlar. Siber risklerle ilgili farkındalığın bir organizasyonun tüm seviyelerinde oluşması ve geri bildirim mekanizmalarıyla değerlendirilmesi yöneticilerin girişimiyle olur.
Söz konusu kılavuzlarda Örgüt tarafından 5 unsur belirtilmiş ve bunların siber risk yönetimini kolaylaştıracağı ifade edilmiştir.
1. Tanımlama: Rol ve sorumlulukların tanımlanması.
2. Koruma: Gemideki düzen ve donanımın siber nitelikli vakalara karşı korunması.
3. Saptama: Planlı faaliyetlerle olası siber vakalarının önceden saptanması.
4. Müdahale: Siber saldırıdan etkilenen sistem ve servislerin eski haline getirilmesi için müdahale edilmesi.
5. Tedbir alma: Siber saldırıdan etkilenen sistemlerin düzeltilmesi ve desteklenmesi için tedbirlerin belirlenmesi.
Doğal gazın gemi yakıtı olarak güvenli kullanımı önemlidir
11/05/2017
İtalya, 10-11 Mayıs günlerinde taşımacılık ve endüstride sıvılaştırılmış doğal gaz kullanımıyla ilgili uluslararası bir konferansa ev sahipliği yaptı. Katılımcılar arasında yer alan IMO 1 Ocak 2017 tarihinde yürürlüğe giren "IGF Kodu - Gaz veya Düşük Parlama Noktalı Diğer Yakıtları Kullanan Gemilerin Güvenliği için Uluslararası Kod" ve diğer yasal düzenlemeler hakkında açıklamalar yaptı.
Gaz ve parlama noktası düşük olan diğer yakıtların sülfür oksit ve partiküller gibi atmosfere saldığı kirletici madde seviyeleri çok düşüktür. Bu nedenle temiz yakıtlardır. Fakat güvenli yakıtlar olarak kabul edilmelerini zorlaştıran bazı nitelikleri de bulunur. IGF Kodu, bu niteliklere dikkat çekerek gemi, mürettebat ve çevre güvenliğini tehdit eden unsurları en aza indirmeyi amaçlamaktadır.
Kod hakkında daha fazla bilgiyi haberimizde bulabilirsiniz:
http://www.denizticaretodasi.org.tr/sayfalar/haberdetay.aspx?haber=1146
IMO'nun girişimleri gemilerdeki verimliliği arttıracak
11/05/2017
IMO Deniz Çevresi Departmanı başkanı, Almanya'daki 2017 Sevk Sistemleri ve Emisyonlar konferansında, "IMO'nun yasal düzenlemeleri, yeni nesil gemilerin daha verimli olması için tetikleyici bir faktör olacak," dedi. Çevreyi korumak için kabul edilen yasa ve kuralların gözetilmesi önündeki engellerin ve bunun neden olduğu olumsuzlukların ele alındığı konferansta IMO temsilcisi, gündemin belki de en önemli konusu olan CO2 emisyonlarının azaltılmasına geniş yer verdi.
IMO'nun gemilerden kaynaklı CO2 emisyonlarını azaltmak için başlattığı çalışmaların arasında yer alan ve EEDI olarak bilinen Enerji Verimliliği Tasarım Endeksi'nin başarılı bir başlangıç yaptığını da sözlerine ekledi. 2050'ye yönelik tahminlerde, endeksin, dünyadaki toplam emisyonu % 3.6 düşürmüş olacağı öngörülüyor.
Binali Yıldırım'ın IMO merkezini ziyareti
12/05/2017
Başbakan Sayın Binali Yıldırım, IMO merkezini ziyaret etti ve Genel Sekreter Kitack Lim'le görüştü. Yıldırım ve Lim denizcilik sektörüyle ilgili gündemdeki önemli konuları konuşurken, Yıldırım özellikle Dünya Denizcilik Günü'nün bu seneki "Gemiler, Limanlar ve İnsanlar birbirine bağlıdır," teması hakkındaki düşüncelerini ifade etti.
Dünya Denizcilik Günü teması; deniz taşımacılığının kolaylaştırılması, gemilerde verimliliğin arttırılması, seyir güvenliği, deniz çevresinin korunması ve deniz güvenliğinin güçlendirilmesi gibi konularla olan bağlantısı açısından dünyanın önde gelen denizci ülkelerinden Türkiye için büyük anlama sahip.
GMN Projesi ilerleme kaydediyor
15-16/05/2017
IMO tarafından bir süredir iddialı hedefleri olan ve iklim değişikliğinin zararlarına karşı mücadeleye katkı sağlamayı amaçlayan GMN -Global Maritime Network- projesi yürütülüyor. Proje kapsamında birbiriyle küresel bir ağ oluşturacak şekilde beş farklı bölge ve bu bölgelerin her birinde denizcilik teknolojisinde uzmanlaşmış beş farklı merkez -MTCC (Global Maritime Technology Cooperation Center) belirlendi.
2016 yılından bu yana Asya, Karayipler, Afrika ve Latin Amerika bölgeleri için MTCC merkezleri seçilerek duyuruları yapıldı. Asya'da Şangay Denizcilik Üniversitesi; Karayipler'de Trinidad ve Tobago Üniversitesi; Afrika'da Jomo Kenyatta Tarım ve Teknoloji Üniversitesi ve Latin Amerika'da Uluslararası Panama Denizcilik Üniversitesi MTCC merkezleri oldu. Son olarak 15 Mayıs 2017 tarihinde IMO tarafından yayımlanan bir basın bildirisiyle Pasifik bölgesi için Pasifik Topluluğu (Pacific Community)'nun MTCC merkezi olarak görev yapacağı bildirildi.
Merkezler seçilirken bunların özellikle gemiler için enerji verimli teknolojilerin geliştirilmesine ve gemilerden kaynaklanan zararlı emisyonların azaltılmasına destek verecek kapasite ve yeterlilikte olmasına dikkat edildi.
IMO Genel Sekreteri Kitack Lim yeni MTCC'nin duyurulmasıyla ilgili şu açıklamada bulundu: "IMO mevzuatıyla ilgili çalışmalarımızı ve kapasite arttırma girişimlerimizi, gemilerden kaynaklanan emisyonlara karşı verilen mücadelenin iki ucu olarak görüyorum. Bu iki çalışmanın gönderdiği sinyal açıktır: IMO meseleyi ciddiye almaktadır. Çözüm yolları geliştirmeye kararlıdır ve pratik tedbirler almaya hazırdır."
IMO ayrıca proje için yeni bir internet sitesi tasarladı. Sitede proje hakkındaki genel bilgi ve gelişmelerin yanı sıra düzenlenmesi planlanan etkinlik haberleri de yer alıyor.
Siteye aşağıdaki bağlantıdan ulaşılabilir:
Amerika, Long Beach'te petrol döküntüleri konferansı düzenlendi
18/05/2017
Amerika, Long Beach'teki "Uluslararası Petrol Döküntüleri Konferansı"'nda, konunun uzmanları, petrol döküntüsü kazalarına müdahale için geliştirilen yeni teknolojiler ve bilimsel çalışmalar hakkında konuşmalar yaptı. Konferansın "önle, hazırlan, müdahale et ve iyileştir" başlıklı teması, IMO'nun petrol döküntülerinin yaşanmasını engellemek üzerine kurulu mevzuatıyla ve olası kazalara hazırlıklı olup doğru müdahale edilmesini kolaylaştıran diğer çalışmalarıyla tam bir uyum içindeydi.
Konferansta konuyla ilgili IMO dokümanları da ön plandaydı. OPRC (1990 Tarihli Petrol Kirliliğine Karşı Hazırlıklı Olma, Müdahale ve İşbirliği ile İlgili Uluslararası Sözleşme)'ye taraf ülkeler ile diğer ilgili taraflar için yayımlanan belgelerdeki en son değişikliklerden bahsedildi.
IMO'nun petrol döküntülerine müdahale yöntemleri hakkında yayınladığı kısa bir film de bulunuyor. Videoya aşağıdaki linkten ulaşılabilir:
Arama ve kurtarma çalışmalarında işbirliği önemlidir
25.05.2017
Pasifik Arama ve Kurtarma (SAR) koordinatörlerinin katıldığı Yeni Zelanda'daki bir çalışma atölyesinde, ulusal SAR ajanslarının birbiriyle daha uyumlu çalışmasına yardım edecek yöntem ve araçlar ele alındı. Etkinliğin amaçlarından biri resmi protokol ve haberleşmeyle bölgesel işbirliğini geliştirmek ve Pasifik'te yürütülen tüm SAR müdahalelerinde eş güdüm sağlayacak yolları belirlemekti.
IMO temsilcisi deneyimlerin paylaşılmasının önemine dikkat çekti: "Bu atölye, arama ve kurtarma çalışmalarında görevli kişiler için karşılaştıkları ortak sorunları ve çözüm yöntemleriyle ilgili tecrübelerini paylaşmak için çok önemli bir fırsattır." Uluslararası standartların kilit unsurlarını vurgulamak için, "Bu atölyedeki tartışmalar, Pasifik arama ve kurtarma ekiplerine, faaliyetlerini uluslararası standart ve kuralları gözeterek yürütmeleri için daha fazla bilgi sağlayıp yol gösterecek," dedi.
Etkinliğe katılan 100'den fazla SAR görevlisi, senaryolaştırılan bir arama ve kurtarma çalışmasını adım adım takip etti.
Pasifik Adası'ndaki ülkeler, hükümetlerin çabalarına rağmen arama ve kurtarma operasyonları gerektiren birçok vakayla karşılaşmaya devam ediyor. Düzenlenen SAR atölyesi, konuyla ilgili genel mesele ve sorunları ele alması açısından önemli bir ihtiyaca cevap vermiş oldu.
Eşit koşullar için küresel standart ve yasalar gerekir
25/05/2017
IMO Genel Sekreteri Kitack Lim, 24 Mayıs günü EMSA (Avrupa Deniz Güvenliği Ajansı)'nın Lizbon, Portekiz'deki merkezini ziyaret etti.
Lim, elli yılı aşkın zamandır deniz taşımacılığının daha güvenli, verimli, temiz ve doğa dostu olmasının temellerini oluşturan IMO mevzuatına AB üyesi ülkelerin değerli katkıları olduğunu belirtti. Bu katkıların, IMO yasa ve kurallarının tüm dünyada kabul edilip uygulanması üzerinde çok önemli bir rol oynadığını ve gemi işletmecilerinin kuralları ihlal ederek haksız avantaj elde etmelerinin önüne geçen eşitlikçi bir ortamın oluşmasına destek olduğunu ifade etti.
Lim, EMSA'nın IMO çalışmalarına yönelik katkılarına ise iki özel örnek verdi. Bunlardan, EMSA'nın ev sahipliği yaptığı Uluslararası Veri Değişimi Merkezi, Uzak Mesafe Gemi Tanıma ve İzleme (LRIT) sisteminin işlevini daha iyi bir şekilde yerine getirmesini sağlıyor. Benzer şekilde, gemiadamı sağlayan ülkelerde EMSA tarafından yapılan dış denetimler, gemiadamlarının eğitim standartlarını belirleyen STCW Sözleşmesi'ne ve diğer uluslararası standartlara uygun davranılmasını teşvik edici rol oynuyor.
Güney doğu Asya'da deniz trafik akışının düzenlenmesi semineri
26/05/2017
Uluslararası deniz trafiğinin düzenlenmesiyle ilgili en önemli IMO anlaşması olan 'Deniz Trafiğini Kolaylaştırma Sözleşmesi' ( FAL), Tayland'daki dört günlük bölgesel seminerin temel konusuydu.
Gemilerin liman giriş-çıkışlarında yerine getirmesi gereken idari görevlerle ilgili kurallar FAL Sözleşmesi'yle düzenlenmektedir. Gümrük beyanları, göçmenlere geçiş izni, ithalat ve ihracat izinleri ile diğer birçok işlem bu görevlerin arasında yer alıyor. Sözleşmedeki kurallar, doğru uygulandığı takdirde, taşıma masraflarının azaltılmasına ve sürdürülebilir kalkınmaya destek olabilir.
Seminere Güney doğu Asya'daki 11 ülkeden gemi, yük, mürettebat ve yolcuların liman geçişlerini sağlamakla görevli 53 kişi katıldı. Seminerin amacı, FAL Sözleşmesi'nin ve veri alışverişini kolaylaştıran "tek pencere" (single window) kavramının daha etkili bir şekilde uygulanmasına yardımcı olmaktı.
Kaynak: IMO internet sitesi ve basın duyuruları.
http://www.imo.org/en/Pages/Default.aspx